Asyalı VC’ler Nerede?

Asyalı VC’ler Nerede?

Nisan ayından itibaren başlayan ve ABD’li kurumsal yatırımcıların ETF aracılığıyla domine ettiği Bitcoin yükselişinde, Asyalı yatırımcıların, özellikle de geçmiş boğa piyasalarının mimarı olan risk sermayesi (VC) fonlarının yokluğu dikkat çekiyor. Önceki döngülerde piyasayı ateşleyen, yenilikçi projeleri fonlayan ve spekülatif iştahı körükleyen Asya sermayesi, bu kez adeta kenara çekilmiş durumda. Bu görüntüyü destekleyen veri ise Nisan ayından itibaren baktığımızda, ABD ve Avrupa seanslarındaki kapanışların Asya seanslarına göre bariz daha yüksek seviyelerde gerçekleşmesi. Batı kaynaklı fon akışının bu dönemde Asya seanslarının görece yatay seyrine karşı gerçekleştirdiği dominasyonu grafik 1,2 ve 3’te görebilirsiniz. 

Grafik 1 – ABD Aylık Fiyat Değişimi
Grafik 1 – ABD Aylık Fiyat Değişimi
Kaynak: Glassnode

Grafik 2 – Avrupa Aylık Fiyat Değişimi
Grafik 2 – Avrupa Aylık Fiyat Değişimi
Kaynak: Glassnode

Grafik 3 – Asya Aylık Fiyat Değişimi
Grafik 3 – Asya Aylık Fiyat Değişimi
Kaynak: Glassnode

Bu dramatik değişimin ardında yatan birkaç vurucu neden var:

  1. Çin Yasakları

Geçtiğimiz boğa döngülerinde piyasanın itici gücü gibi davranan Çin, artık kripto için verimli bir toprak değil. Çin hükümetinin yıllara yayılan sistematik ve sert yasakları, ekosistemi baltaladı:

  • Örneğin 2017’de ICO’ların ve borsaların yasaklanmasıyla başlayan süreç, 2021’de madencilik ve her türlü kripto para işleminin tamamen yasa dışı ilan edilmesiyle zirveye ulaştı.
  • 2025’e gelindiğinde ise Pekin, en son ve en sert adımı atarak bireysel cüzdanlarda kripto varlık bulundurmayı dahi hukuken suç kapsamına almayı planlıyor. Bu karar, net bir şekilde Çin’de bireysel ve kurumsal yatırımcılar için fiilen oyunun bittiği anlamına gelir.

Bu baskıcı ortam bir zamanlar, dünyanın en büyük madencilik ve ticaret merkezi olan Çin’den hem milyarlarca dolarlık sermayenin hem de sektördeki yeteneklerin kaçmasına neden oldu. Şirketler ve fonlar, operasyonlarını daha özgür ve yasal zemini sağlam olan bölgelere taşımak zorunda kaldı.

  1. Stratejik Rakip: Dijital Yuan’ın Yükselişi

Çin’in kripto paralara karşı tutumu sadece bir yasaklama politikası değil, aynı zamanda bilinçli bir ikame stratejisi diyebiliriz aslında. Pekin, kendi merkez bankası dijital para birimi olan Dijital Yuan’ı (e-CNY) hem ulusal hem de küresel bir güç haline getirmeyi hedefliyor. Bu bağlamda, Bitcoin gibi merkeziyetsiz ve kontrol edilemeyen bir rakibin varlığı, ulusal projenin başarısı önünde bir tehdit olarak görülüyor. Okyanusun diğer kıyısında ise işler tam aksi yönde ilerlemeye devam ediyor. Trump yönetimi merkez bankası dijital parası konusunda kesin bir tavır içerisinde ve bu alanın tamamen özel sektöre bırakılması yönünde önemli adımlar atıldı bile.

  1. Kaybolan Milyarlar ve Enkaz

Çin’in kripto paralara karşı tutumunun yanı sıra; geçmiş boğa piyasalarında agresif yatırımları ve cüretkâr pozisyonlarıyla piyasayı domine eden Asyalı VC’lerin yakın tarihteki travmatik hatırası da, bugünkü yükselişte onları tribün izleyici konumunda bırakıyor.

  • Three Arrows Capital (3AC) İmparatorluğunun Çöküşü: Singapur merkezli bir zamanların en büyük ve en meşhur kripto fonlarından biri Terra/LUNA projesine yaptıkları devasa ve sigortasız yatırımın sıfırlanması ile büyük ve hızlı bir çöküş yaşadı. Kimilerine göre bu kripto para piyasasındaki Asya sermayesi için bir 11 Eylül anıydı. Domino etkisi 3AC iflası ile sistematik bir kriz yarattı ve Asya piyasasındaki kripto fonlarının birçoğu birbirlerine olan borç ve alacak taahhütlerini karşılayamaz duruma gelerek piyasadan tasfiye oldular. 
  1. Diğer Asya Ülkelerindeki Durum

Çin’in dışındaki diğer Asya kaplanları Japonya, Güney Kore ve Singapur gibi ülkelerde ise kripto paralar yasaklamadan çok katı regülasyonlar ile kontrol altına alınma yolunda. Düzenlemeler, sektöre yasal bir çerçeve kazandırarak uzun vadede güven inşa etmeyi amaçlasa da, önceki boğa piyasalarının hem olumlu, hem de olumsuz anlamda coşkusunu törpüledi diyebiliriz.

Sonuç: Oyuncu ve Paradigma Değişimi

Asya’nın, özellikle de Asyalı VC’lerin bu yükselişte sessiz kalması bir tesadüf değil, aslında otoritelerin bilinçli kararlarının getirdiği stratejik bir sonuç ve elbette yakın tarihte yaşanan travmatik iflasların etkisi. Çin’in kripto para ekosistemine karşı getirdiği sıkı kurallar, Dijital Yuan hedefi ve diğer Asya ülkelerinin temkinli regülasyon adımları, bir zamanların en dinamik pazarını daha stabil bir görüntüye kavuşturdu.

Geçmişte bireysel yatırımcı ve VC odaklı, Asya’dan doğan spekülatif dalgalar görürken, bugün ABD merkezli, spot ETF’ler aracılığıyla kurumsal sermayenin yön verdiği, daha olgun ve farklı bir boğa piyasası ile karşı karşıyayız. Bu durum, Asya’nın piyasadaki liderlik rolünü en azından şimdilik ABD’ye kaptırdığını net bir şekilde veriye dayalı olarak da gözler önüne seriyor.